4 Ocak 2008 Cuma

Tiyatro nedir?

Edebiyatımızda Bir edebiyat türü olarak tiyatro, oyuncular tarafından, seyircilerin önünde temsil edilmek amacıyla yazılmış, veya tasarlanmış eserlere verilen addır Tanzimat'tan sonra görülen bu türden eserler için temaşa eseri, tiyatro veya sahne eseri, oyun, piyes gibi isimler de kullanılmıştır. Bugün tiyatro denilince, temsil verilen bina. temsili veren topluluk ve temsil edilen oyun aynı zamanda akla gelmektedir. Terimleri ayırmak için temsil edilen oyuna tiyatro eseri, sahne eseri veya oyun denilmekledir.Tahkiyeli eserler grubunda değerlendirilebilecek tiyatronun tarihi çok eskidir. Tiyatro, insan yaşayışının sahnede canlandırma sanatıdır. Esası taklide dayanır. İnsanların konuşmaya başladıkları zamandan beri, hikâyeleri hareketlerle, taklit ve mimiklerle temsil ettikleri bilinmektedir.Tiyatro eserini (seyirlik oyun) diğer türlerden ayıran en önemli özelliği, bir kalabalık önünde ve hareket hâlinde gösterilmesidir. Oyun (temsil), tiyatro eserinin temel şartıdır. Bir eserin değeri oynanmadan anlaşılmaz. Tiyatro takını hâlinde başarılan veya başarısızlığa uğrayan bir sanattır.Tiyatro. Yunanca, görülen veya bakılan yer. sahne anlamına gelen tea kelimesinden türemiştir. Tiyatro yerine drama, dram veya dramatik tür kelimeleri de kullanılmaktadır. Yunanca drama kelimesi, hayattan alınma tiyatro vak'ası demektir. Oyunun başarısında yazar kadar, oyuncuların, dekorun ve yöneticinin de rolü vardır. Oyun son biçimini seyirci önünde oynandığı zaman alır. Oyun yazarları, eserlerini yazarken, zamanı, mekânı, konuyu, konuşmaları önceden tasarlamak zorundadırlar.Bir tiyatro eseri, yazar, eser ve oyun (temsil)dan meydana gelir. Yazar, çok defa imzası belli bir kişi, bazen bilinmeyen bir kimse veya bir topluluk olabilir. Eser ya yazılı bir metindir veya gelenekli seyirlik oyunlarımızda görüldüğü gibi. ana hatları belirlenmiş; fakat dile getirilmesi oyuncuların ustalığına bırakılmış sözlü bir metindir.Tiyatro eserlerinde konu diyalog (karşılıklı konuşma) şeklinde yazılır. Konular gerçek hayattan alınabileceği gibi tarihten, efsaneden, hayal âleminden de alınabilir. Olay veya olaylar sahnede gösterilmeye uygun olmalıdır. Tiyatro sanatı, insanı ve insanın toplumla olan zıtlık, çelişki, çekişme ve çatışmalarını ele alır. Eğlendirme amacı ön plânda olan tiyatro, insanın kendisini ve toplumla olan mücadelesini bir sahne aracılığıyla yansıtırken, eğitmeyi de amaçlar. Tiyatronun eğiticiliği çeşitli dönemlerde farklı olmuştur. Bazen kurulu düzeni pekiştirme görevini üstlenmiş, genellikle de mevcut durumu eleştirerek doğru yolu göstermek, toplumu belli bir doğrultuda ileri götürmek gayesini gütmüştür.Tiyatro eseri gerçeğe uygun olmalıdır. Tiyatroda her şey taklit yoluyla verilir. Benzerliklerle bu gerçeklik desteklenmelidir. Çevre (dekor) temsil edilen esere uygun olmalıdır. Dekorun bir süs aracı, göstermelik bir şey olmadığı, tiyatro gerçeğini yansıtmaya aracı olduğu unutulmamalıdır. Zaman, oyun kişisinin yaşadığı yıllara veya çağlara uygun dekor, kıyafet ve aksesuarla belirtilir.Oyun kişileri kimliklerine uygun konuşma tarzlarıyla verilmelidir. Tiyatro, ana dilin en doğru. en güzel konuşulduğu yerdir. Oyuncular söyleyiş özelliklerine son derece dikkat etmelidir. Oyun kişileri bilgi ve ahlâk seviyelerine, mevkî ve hareketlerine uygun konuşturulmalı, sahnede dilin de temsil edildiği unutulmamalıdır.Tiyatroda oyuncular ve bu oyuncular tarafından temsil edilen kişiler vardır. Tiyatro eserindeki kişilerin isim ve unvanları, isleri, birbirleriyle olan ilişkileri, yaşları şahıslar listesi hâlinde eserin başında verilirÖnemli olan harekettir (aksiyon). Olayların hareket yaratacak şekilde birbirlerine bağlanması gerekmektedir.En önemli tiyatro konularını insan ve içinde yaşadığı toplumla ilgili olanlar teşkil eder.

Hiç yorum yok: